Ümit Özdağ’ın ayrılıp parti kurmasından sonra Yavuz Ağıralioğlu’nun da istifa etmesiyle birlikte, İYİ Partinin ülkücü kimliğinin sıkışmak yerine belki de Türkiye’nin yıllardır boş kalan merkez sağına yerleşme yolunda ilerlediğini düşünebiliriz.

Ağıralioğlu’nun söylediği üzere parti teşkilatlarının çoğunluğu kendisinin Millet İttifakı’na destek vermeme pozisyonunu benimsiyorsa bile (ki sanmıyorum), partinin özellikle büyükşehirlerde yaşayan seçmeninin öncelikleri ve düşünceleri oldukça farklı. MHP’den ayrılıp İYİ Parti'yi kurma süreci parti teşkilatlarında ülkücüleri ana unsur haline getirse de tüm araştırma ve değerlendirmeler, İYİ Parti seçmenlerinin “Erdoğan’a karşı” CHP seçmenleriyle yarıştığını gösteriyor. İYİ Parti, oylarını sadece ülkücülerden değil, seküler milliyetçi şehirli gençlerden ve eski ANAP-DYP seçmenlerinden de alıyor. Kılıçdaroğlu’nun adaylığına ve aslında adayın kim olduğu değil de ne şekil de belirlendiğine itiraz eden Akşener’in itirazlarına katılan seçmeninin, yine de masadan kalkma tercihine karşı çıkması bu durumu doğrulayacak nitelikte. 
Kendi ifadesiyle, ‘kazanacak formülü’ geliştirip Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı Kılıçdaroğlu’nun kampanyasına ve kurulacak hükümetle birlikte hareket etmesini sağlayan Akşener’in hamlesi, özellikle İmamoğlu’nun yurt gezilerinde gördüğü ilgiye bakılırsa karşılık buluyor. İki belediye başkanı, hem Kılıçdaroğlu’na mesafeli muhaliflerin Muharrem İnce’ye kaymasını engelliyor, hem de Cumhur İttifakı seçmenlerine Kılıçdaroğlu’ndan çok daha fazla hitap edebiliyor.
İmamoğlu’nun sahadaki tutumuna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “İstanbul'a hizmet etmek yerine, Turist Ömer misali dolaşıyorlar” sözlerini sarf etmesine yol açıyor. Yavaş’ın da İç Anadolu’da sahaya çıkarak kampanyayı ateşlemesi bekleniyor. İYİ Parti, Akşener, İmamoğlu ve Yavaş’ın bir arada fotoğraflarının yanında kocaman “Tarih yazacağız” sözleri yer alan afişleriyle ‘kazanacak formülün’ kendi eseri olduğunun altını çiziyor.
Geçtiğimiz ayın başında, oluşan krizi onarmak ve partisini tekrar çıkışa geçirmek isteyen Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tepki gösteriyor, deprem bölgesinde bulunuyor, birçok kez gençlerle bir araya geliyor, televizyon reklamlarıyla tüm evlere giriyor ve milletvekili listeleri için yapılan temayül yoklamasıyla teşkilatını canlı tutuyor. Partinin ekonomi teknokratı Prof. Dr. Bilge Yılmaz, Kılıçdaroğlu hükümetinde ekonomi yönetimi için önemli bir talip olarak görülüyor. Yılmaz’ın işinin ehli ve uzman tavrı, ekonomik krizden çıkış için detaylıca hazırladığı programı ve kadrosu, uluslararası basının ve yatırımcıların da dikkatini çekiyor.
İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı'nın kurşunlanmasından sonra Akşener'in hafta içi grup toplantısında mermi kovanlarını etrafa saçması ve grubundan "tüm mermilere göğüs gerip millete güneş olma" sözü alması eleştirmenlere göre AKP Genel Merkezinde endişelere yol açıyor. 
MHP’nin AKP ile ittifak yapmasına ve Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişe karşı itirazdan doğan İYİ Parti, varlık nedenlerinin bilinciyle Kılıçdaroğlu’na bu seçimi kazandırmak ve Türkiye’yi yeniden parlamenter sistemle yönetilen bir ülke haline getirmek için çalışmalarına devam ediyor. Parti, ekonomi ve iç işleri gibi kritik bakanlıklara talip olduğunu belli ediyor, oyu az olan dört ittifak ortağıyla ortak listeye yanaşmayarak gücünü göstermek istiyor. Ayrıca Akşener, başbakanlık hedefini aylar öncesinden duyurarak ve kendini Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmasında göstermeyerek hamlelerini uzun vadeli planladığını ve parlamenter sistem konusunda emin olduğunu göstermeye çalışıyor.
Kısaca, son zamanlarda seçimin sonucundan da bağımsız olarak Türk siyasetindeki tüm kilitleri açacak anahtarın, Akşener ve partisi olduğu değerlendirmesi analistler tarafından oldukça vurgulanıyor.