Teknik Direktör, geçtiğimiz günlerde Başkanı Ahmet Ağaoğlu ve yönetim kurulunun istifasıyla ilgili yaptığı değerlendirmede, “Başkan ve yönetimin aldığı bir karar var, camiaya hayırlı olsun. Başkanlar, yöneticiler, sporcular, çalışan profesyoneller, biz teknik adamlar kulüplerden zaman içerisinde ayrılabiliriz. Esas olan Trabzonspor ve Trabzonspor taraftarıdır. Ne mutlu ki camianın uzun süredir beklediği şampiyonluğu, Sayın Ahmet Ağaoğlu, Ertuğrul Doğan ve yönetim harika şekilde yaşamışlardır. Tarihte her zaman güzellikle anılacaktır. Ben de onun için başkana, yönetime yaptıklarından ötürü en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Trabzonspor camiası yine güçlü başkanını ve yönetimini seçecek ve yoluna en iyi şekilde devam edecektir. Biz profesyoneller özellikle başkanlarla, yöneticilerle imzalar atıyoruz ama sonuçta hizmeti Trabzonspor camiasına, kulübüne yapıyoruz. Burada esas olan Trabzonspor’dur, camiasıdır. Bunu yaparken de en iyi şekilde hizmet edebilmek, kendi adıma söylüyorum iyi bir hafıza oluşturabilmek, Trabzon’da bulunan futbol kültürünü geliştirmek için çalışıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Avcı, Yunanistan’da yaşanan tren kazası, ülkemizin depremden ötürü geçtiği zor süreç ve kısa bir süre önce hayatını kaybeden Ziya Şengül ile ilgili şu ifadelere yer verdi: “Yunanistan’da tren kazası oldu. Bizim de iki tane oyuncumuz var oradan. Ülkemizin yaşadığı depremden ötürü de sıkıntılı zamandan geçiyoruz. Bu vesileyle hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet; yaralılara acil şifalar diliyorum. Ayrıca Türk sporuna hizmet etmiş ve hayatını kaybeden Ziya Şengül için de başsağlığı diliyorum”

Teknik Direktörümüz, ilk yarıda 6 net pozisyona girdiğimizi ancak sonuca ulaşamayınca kırılmaların yaşandığını belirterek, “Ümraniyespor’u ve Recep hocayı, sene başından itibaren oyun olarak hiçbir zaman kaybetmedikleri, belki de bugün ilk yarı itibariyle zor duruma düşmedikleri bir organizasyondan ötürü tebrik ediyorum. İlk yarıda 6 net pozisyonumuz, oyunu domine eden bir görüntümüz vardı. Ümraniyespor’u bu kadar zorda bırakan başka bir maç olmamıştır. Gol atamadıkça, kaçırdıkça, kırılma anları olabiliyor. Hatta son 3 maça baktığımızda 2 Basel ve bugünkü maçla beraber toplamda 20 net pozisyonumuz var. Organizasyon olarak oraya geliyoruz, her şeyi deniyoruz. İkinci yarı itibarıyla rakip formasyon değişikliği yapıyor, tam oyunu ele alırken merkezden gelen şuttan golü yiyoruz. Özellikle golü de yedikten sonra daha fazla kırılmalar başlıyor, tekrar kazanmak için bütün hamleleri yapıyoruz. Bazen oyundan koptuk, bazen gerginlikler oldu. Sonrasında birçok hamle ile bir şey yapmak istedik ama karşılığını alamadık. Enteresan bir sene yaşıyoruz. Enerjinin zaman zaman çıktığı, zaman zaman kaybolduğu… Bazen formasyon değişiyoruz çünkü kimlik bulamadık. Bugün itibariyle oyun çok iyi ama sonuç olmaması sanki bir şeyin işareti gibi duruyor. Kendi evimizde 36 maç sonra kaybetmek bizi çok üzdü. Bunu bahane olarak söylemiyorum ama Bakasetas’ın son taktik antrenmanda sakatlığı da var. Edin Vişça ve Marek Hamsik belki haftaya dönecekler, Vitor Hugo yok. Böyle durumda fırsatları değerlendiremeyeceğine böyle oluyor. Bundan sonraki süreci daha sağlıklı nasıl götüreceğimize bakacağız. Önümüzde Ziraat Türkiye Kupası ve kazanmamız gereken Süper Lig maçları var” cümlelerini kullandı.

Avcı, sakatlığı olan Vitor Hugo, Anastasios Bakasetas ve Trezeguet ile ilgili ise şu cümlelere yer verdi: “Trezeguet iyi başlamışken sakatlanarak oyundan çıkmak zorunda kaldı. Yarın durumu belli olacak. Bazen işler ters gidiyor ya öyle olur. Bakasetas’ın da haftaya olup olmayacağı henüz belli değil. Vitor Hugo da Basel maçında ayak bileğinden sakatlanması sebebiyle oyundan çıkmıştı. Annesi de biraz hasta, hem annesinin yanında hem de tedavisini oluyor. Pazartesi ya da Salı günü bizimle birlikte olacak.

Teknik Direktörümüz son olarak, tribünlerdeki protestolar ile ilgili, “Protesto bu oyunun içerisinde var. Ben her zaman söyledim, transfere ihtiyacım yok taraftara ihtiyacım var dedim. Ben bunu daha evvel de söyledim, oyunun içerisindeki protesto beni veya oyuncuyu tekrar oyuna sokmuyor. Maç bittikten sonra yapılması daha doğru olurdu diye düşünüyorum. Buna saygı duyuyorum. Trabzonspor’a, ailesine, camiasına zarar verebilecek hiçbir şey yapmam. Bunu herkes böyle bilsin. Geçen sene nasıl taraftar ‘Abdullah Avcı buraya’ diye çağırıyorsa, bu sene de protesto yapabilir. Tek ricam maçtan sonra yapsınlar. Ben bu şehri çok seviyorum ve sokakta da bu ilgiyi görebiliyorum” görüşlerineyerverdi.