Sabrın Sonu

Trabzon’da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı Kutlandı

Ülke olarak zor ve sıkıntılı süreçlerden geçiyoruz.
Bitmeyen seçim maratonu ve yorulan seçmen, gördük ki sandıktan uzaklaştı.
Katılım oranlarının çok düşük olması bir de milletin siyasetten umudunu kestiğinin işaretidir.
"Kim gelirse gelsin, bir şey değişmez" algısı katılımı düşürdü.  Peki millet ne dedi..!
Millet bütün hatalarına rağmen muhalefete karşı yaşadığı güven sorununu aşamadığı için Ak Parti'ye bugüne kadar diyemediğini dedi. Milletten kopan, Devlet teamüllerini altüst eden, kadrolaşma ile Devleti istila etmeyi ayıramayan, liyakat diye bir derdi olmayan Ak Parti'ye millet yeter dedi.
Sadece Chp'ye değil her yerde Ak Parti karşısındaki en güçlü adaya millet oy verdi.                            Milletin bu davranışındaki  esas ve öncü refleks iktidara  ders vermektir. Ama seçimin asıl kaybedeni kuruluşunda olduğum İYİ PARTİ oldu.
Emeklerimiz, millet için güçlü ve güvenilir bir alternatif oluşturma hayallerimiz heba oldu, heba edildi. Bugünü dünden gördük ve ses çıkardık."Sesi kısılmalı dediler". Tepki koyduk yol gösterdiler. Gittik, giden gider dediler. Peki kimdi bunlar..? Meral Akşener'in etrafını saran ve küçük olsun benim olsun diyen bir zümreydiler. İstedikleri oldu. Ne mutlu onlara..!
Onların gelinen nokta umurlarında değil. Onlar siyaseti böyle seviyor.
Ağacılık,  paşacılık oynansın yeter. Bunun için tek dertleri kendilerine oyun alanı açmaktı, açtılar. Şimdi rahat rahat oynayabilirler...
Etrafını sardıkları ve kendileriyle çevrili alanın dışına çıkmasından korktukları sayın Akşener'i şimdi çemberin dışına çıkartarak hedef yapacaklar.
Nasıl "lider olunmaz" örneği olan sayın Akşener de gereğini yapacaktır.
Saraylarda, sırça köşklerde alınan kararların sokakta karşılığı olmaz. Sokakta iki tur atmakla da sokağa kulak verilmiş olmaz. Bu kısır döngünün ve nümayişin millette karşılığı olmaz.
Dün yüzünde Rabbi Yessir gördüğün adamı ,dün gel Ülkeyi yönet dediğin adamı yakınındaki kişilerin kulağına fısıldadıkları politik manevralarla bugün hedef yaparsan, iki yıl oturduğun masadan iki saniyede kalkıp, iki saatte geri dönersen sana olan güveni yok edersin. İllere, teşkilatlara kulak vermezsen, siyaset eskisi veya artığı paranoyak tiplere illeri teslim edersen, onların teşkilatları bunaltmasını görmezsen, bur kaç il hariç diğer illere odaklanmazsan, İyi olan tek şey milletten yediğin tokat olur.
Parti içinde gruplaşmadan tut, parayla vekillik satma iddialarına kadar mide bulandıran onca şey gözünün önünde olurken senin miden bulanmazsa olacağı bu'dur.
Biz Meclis adayı olduğumuzda önümüzü kesmek için adeta birbirini kesenler, alameti farikayı kendilerinde görenler, bu koltukları kendilerinin zannedenler, koz olarak kullananlar... ve bu partiyi dünyası, vizyonu bu kadar olan tiplere teslim edenler büyük bir fırsatı, eşsiz bir heyecanı ve alın terini yok ettiler.
Bir yere aday gösterme, delegeyi kurşun asker seçme, teşkilatları belirleme gibi hasta ruhlu kişilerin siyaset yapma göstergesi olarak algıladığı, anlattığı ve uyguladığı işlerin kazanımı bu son. Herkesin dersler çıkarması gereken ama hiç kimsenin ders çıkarmayacağı bir seçimi daha geride bıraktık.
Bir de heyecanla kurup, özenerek büyüttüğümüz İyi Parti'yi geride bıraktık.
Bundan sonra umuyorum ki muhalefet bu seçim sonuçlarını doğru okur ve uzun bir süre seçim olmaz. Sadece millet değil Ülke de piyasalar da yoruldu.
Şimdi çalışma zamanı diyerek herkes işe koyulmalı. Kaybedecek bir saniye bile yok. Muhalefet buradan yeni bir seçim hayali kurar, ülkeyi buna zorlamak için güven bunalımı yaratmak isterse seçim sonuçlarını doğru okumamış olur. Milletin kime oy verdiğinden önce kime ve neden oy vermediğine odaklanarak sonuçlar okunmalı.
Umuyor ve diliyorum ki sonuçlar ülkemiz ve milletimiz için hayrlı olur.
Kazanan ve ağır, ulvi sorumluluk alan herkesi tebrik ediyorum, hepsine başarılar diliyorum.
Kazanan ülke ve millet olsun.