Kaya; “Kamudaki %3’lük engelli çalıştırma kotası çok yetersizdir ve mutlaka arttırılmalıdır. Ayrıca, iş hayatında yeterince yer bulamayan engelli vatandaşlarımızın maddi yükümlülüklerini bir nebze olsun hafifletebilmek adına elektrik ve doğalgaz faturalarının yarısını ödemelerini teklif ettik. Ve engelli vatandaşlarımız için ÖTV’siz araç limitlerini yükseltme yetkisini elinde bulunduran Sayın Cumhurbaşkanının çağrıda bulunarak bu limitleri %50 arttırmasını talep ettik” dedi.
CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na 2 kanun teklifi birden sundu. Kanun tekliflerinin bütçe görüşmelerinden sonra ivedilikle TBMM Genel Kurulu’na indirilmesini isteyen Kaya, Cumhurbaşkanına ÖTV’siz araç alım limitlerini yükseltme yetkisini hatırlatarak da çağrıda bulundu:
CUMHURBAŞKANI YETKİSİNİ NEDEN KULLANMIYOR?
“Bugün engellilerimizin en can yakıcı sorunu aş ve iştir. Engelli sayımız her geçen gün artarken, kamudaki %3’lük engelli çalıştırma kotası çok yetersizdir ve yeni engelli istihdamı olmamaktadır. Bu kotalar mutlaka arttırılmalı ve engellilerimizin önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır. Engellilerimizin bir başka sorunu da; dövizde ve ÖTV’deki artış nedeniyle engelli araç haklarından mahrum kalmalarıdır. Yılbaşından bu yana araç fiyatları neredeyse yüzde yüze yakın artmışken, 2021 yılı için engelli araç limitleri sadece yüzde 9,11 arttırılmıştır. Bu şartlarda engelli vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir araç almaları mümkün değildir. Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 7. Maddesinin Ek Fıkrasında Cumhurbaşkanı’nın, tespit edilen tutarı yüzde 50’ye kadar artırmaya yetkisinin olduğu açıkça yer almaktadır. Sayın Cumhurbaşkanı bu yetkisini neden kullanmıyor? Bu maddeyi de göz önünde bulundurarak buradan Sayın Cumhurbaşkanına bir çağrıda bulunuyorum. Tüm engellilerimize bir müjde verelim. Kamudaki engelli istihdam oranlarını arttıralım ve ÖTV’siz araç alım limitlerini yüzde 50 yükselterek engellilerimizi sevindirelim.”
‘OCAK AYINDA ENGELLİ ATAMASI’ SÖZÜNÜN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
“Devlet Personel Başkanlığı’nın verilerine göre; 2012 yılında engelliler için 7 bin 746 kadro ilan edilmiştir. 2013 yılında ise 6 bin 121 kadro ilan edilmiştir. 2014 yılında engelliler için ilan edilen kadro sayısı 5 bin 771 olmuştur. 2015 yılında 6 bin 632 iken 2016 yılında ise 6 bin 113 kadro engelliye ayrılmıştır. 2016’dan sonra engelliye ayrılan kadro sayıları yıllara göre giderek azalmış ve son iki yıl ise hiç kadro ilanı yapılmamıştır. 2017 yılında 2 bin 545 kadro açılırken 2018 yılında 2 bin 500 kadro açılmış ve engelliye kadro 2018 yılında son bulmuştur. 2019 ve 2020 yılları içinde engelli vatandaşlarımız çalışma hayatında yok sayılmış, sayılmaya da devam edilmektedir. Fakat Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Ocak ayı başında engelli ataması yapılacağını ifade etti. Biz de bu atamanın takipçisi olacağımızın sözünü veriyoruz.”
ENGELLİ ÇALIŞTIRMA ORANI ARTTIRILMALI
“Türkiye’de Çalışma ve Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı’nın TÜİK ile yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre engelli oranı yüzde 12,60 olmuştur. 10 milyon 500 bin civarında vatandaş kayıtlı engellidir ve anne, baba, kardeş, eş ve çocuklarıyla birlikte 40 milyon civarında vatandaş engellilikten etkilenmektedir. Çalışamayacak durumda olan engelli vatandaşlarımıza maddi destek verilirken, çalışabilir durumda olan engelli vatandaşlarımız da çalışma hayatına kazandırılmalı ve ekonomik özgürlüğü sağlanmalıdır. Ülkesinde yüzde 12 oranında engelli vatandaşı bulunan bir devlet, sosyal devlet anlayışına sahip olmanın hakkını vermeli ve aynı oranda kamuda istihdam alanı açmalıdır. Engellilere tanınan çalışma özgürlüğü oranının yüzde 3 olması, hem sosyal devlet anlayışına hem dezavantajlı grupların iş gücüne katılımı anlayışına yakışmamaktadır. Verdiğimiz kanun teklifi değişikliğiyle yüzde 3 olan mevcut engelli çalıştırma oranının özel sektörde yüzde 10’a, kamu sektöründe ise yüzde 12’ye çıkarılmasını teklif ettik.”
ENGELLİ VATANDAŞLARIMIZIN FATURALARINDA % 50 İNDİRİM
“Verdiğimiz teklifler kanunlaşırsa engelli vatandaşlarımız hem ekonomik hem sosyal hem de psikolojik anlamda kendilerini iyi hissedecekler. Unutulmamalıdır ki her birey bir engelli adayıdır. Bu düşünceyle engelli vatandaşlarımızla empati yapılmalı, onların hayatını kolaylaştıracak anayasal düzenlemeleri bir an önce hayata geçirmeliyiz. Sosyal hayatta olması gereken hassasiyet, anayasal düzenin içinde de var olmalıdır. Biz de engelli vatandaşlarımızın sosyal yaşam mücadelelerine, ekonomik hak mücadelelerine ve bu mücadeleyi verirken kendilerine bir nebze destek olmak adına düzenli harcamalarını en aza indirgeyecek düzenlemeler getirerek destek olmak istedik. Bu sebeple 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun, Tarifeler ve tüketicilerin desteklenmesi başlıklı 17. Maddesinde ve 4646 Sayılı Doğalgaz Piyasası Kanunu’nun Tarifeler başlıklı 11. Maddesinde değişiklik talep ettik ve engelli vatandaşlarımızın faturalarının yarısının Hazinece karşılanmasını teklif ettik.”