Kuyruklarda bekleyen TIR şoförlerinin üstüne kaya düştüğünün de altını çizen Özer, Sarp Sınır kapısında Randevulu Sanal Sıra Sistemi uygulamasına geçilmesi için kaç şoförün daha kaya altında kalması gerektiğini sordu. Özer, "Ülkemizin ihracatını Gürcistan üzeri varış ülkelerine görülebilmek için binlerce aracımız Sarp, Aktaş ve Türkgözü Sınır kapılarında bekliyor. Şoförlerimiz, hiç bir sosyal tesis olmadan yol kenarlarında bekliyor. Ticaret Bakanımız Mehmet Muş'a sesleniyorum. Daha bir kaç gün önce bölgenin doğal yapısı ve hava şartlarından dolayı kopan kayalar sırada bekleyen 4 TIR'ın üzerine düştü. Azeri bir şoförümüz şehit oldu. Burada binlerce şoför bekliyor. Sorunların çözümü için kaç şoförümüz daha ölmeli ? Ticaret Bakaığımızın Randevulu Sanal Sıra Sistemi projesi var. Bu proje daha önce Kapıkule Sınır Kapısında uygulandı. Araç Türkiye'de gümrükten çıktıktan sonra hangi kapıdan çıkacaksa beyannamesi ile beraber sırasını alıyor. Belirlediği tarihte Sınır kapısına giderek geçişini sağlıyor. Şoförler günlerce Sınır kapılarında sıralarda beklemek zorunda kalmıyor. Bunu uygulamaya koymak çok zor değil" dedi. Özer, "Ülkemizde şoförün ve Nakliyecinin değeri olmadığını bu vahim kaza sonrası tekrardan anladım. Talihsiz kazadan sonra kimse yine bir eylem planı uygulamadı. Randevulu Sanal Sıra Sistemi (RSS) projesi 180 Günlük İcraat Programları kapsamında Ticaret Bakanlığının Cumhurbaşkanlığı’nca takip edilen 17 eyleminden birisi iken hayata geçirilmemesini anlayamıyorum. Sarpta yeterli park alanı yok Aktaş ve Türk gözünde ise hiç park ve sosyal tesis yok. İhracatımızı taşımak için şoförlerimiz günlerce yol üzerlerinde bekliyor. Çözümü çok basit ama var olan sistem bile uygulamaya geçirilmiyor. Türk Milli Nakliye sektörümüzün dünü, bugünü, geleceği için sorunların eşitsizliklerin çözümü için yapılması gerekenler yetkililerce yapılmalıdır. Çözüm makamında olanlar sektörlere hizmet etmelidir . Randevulu Sanal Sıra Sisteminin acil olarak uygulanmasını bekliyoruz. İnternetten sıra alınıp Sarp, Aktaş veya Türkgözü Sınır Kapısından hangi gün saat çıkacağını şoförümüz bilecek ona göre hareket edip geçişini yapacak. O sıralarda mağdur olmayacak. Yazıktır günahtır. Şoförümüzün can güvenliği yok. Ne zaman bir taş düşecek de canımızı alacak diye bekliyor. Çözümü çok basit sorunları için insanlarımız canından olmasın. Sesimizi duyun. Elimizde imkanlar var. Bunları bizim lehimize kullanın. O aracın orda beklemesi ülkemize gelecek dövizi de geciktiriyor. Karadeniz'in doğasını değiştiremezsiniz lakin insanların ölmemesi adına önlemler alınabilir" diye konuştu.