Fas, 8 Eylül’de sandık başına gitti. Katılımın %50’nin üzerinde olması 2016 yılında yaşanan seçimlere kıyasla önemli bir gelişme olarak görüldü. Fas İçişleri Bakanı Abdelouafi Laftit hafta içi gerçekleştirdiği basın toplantısında parlamentodaki 395 sandalye için ortaya çıkan sonuçları açıkladı.

Oyların yaklaşık %97’si liberal görüşüyle bilinen 2016’daki seçimlere kıyasla 37 yeni sandalye daha kazanan Millî Bağımsızlar Birliği (RNI) 97 milletvekiliyle seçimin galibi oldu. Onu izleyen 82 sandalyeyle bir diğer liberal parti Asalet ve Çağdaşlık Partisi’ydi. Merkez sağ İstiklal Partisi 78 milletvekili çıkarırken mevcut koalisyonun büyük ortağı, ılımlı İslamcı Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (PJD) yalnızca 12 sandalye elde ederek ağır bir yenilgiye uğradığı biliniyor. PJD ise seçimde usulsüzlük olduğunu, RNI gibi partilerin oy satın aldığını iddia ediyor.
2011 yılında Arap Bahar’ında yaşanan protestoların ardından yeni bir anayasaya geçerek anayasal monarşiye bir adım yaklaşan Fas’ta yine de son sözün ülkenin kralı tarafından söylendiği ortada. En fazla sandalye kazanan parti bir başkan ve de kabine belirleyerek kralın onayına sunuluyor. Bunun dışında içişleri, dışişleri, savunma gibi birçok kilit bakanlıklar ile ilgili atamalar da yine kralın onayından geçmek zorunda. Salgınla ilgili birçok kararın yine Saray tarafından alındığı ve bu şekilde kralın da gücünü artırdığı yorumları yapılıyor.
2021’de baharın ilk aylarında kralın verdiği destekle yürürlüğe giren yeni seçim yasası bazı eleştirmenlere göre yeterince güçlü bir hükümet oluşmasını zorlaştırarak parçalı bir parlamento yapısı ortaya çıkardı. Büyük partilerin çok daha sandalyeye sahip olabilmesinin önüne geçen bu yasayla partiler, koalisyon kurabilmek ve Saray’la daha iyi geçinmek için birçok politika önermeye başladı. Seçim reformlarında en çok kaybeden Adalet ve Kalkınma Partisi (PJD) oldu.
Konuyla ilgili ülkenin ileri gelenleri işsizlik ve siyasi sisteme duyulan güvensizlik konusunun yüksek olması ve kralın siyasi yapının bu kadar merkezinde yer alması nedeniyle değişime olan inancın kaybolduğu şeklinde yorumlar yapılıyor.
Gelelim seçim sonuçlarına:
Seçim sonuçları liberal partiler tarafından “İslamcıların hezimete uğradığı” şeklinde yorumlanmaya başlandı. Zira Milli Bağımsızlar Birliği mevcut olan hükümette tarım bakanı olarak görev yapan Aziz Akhannouch tarafından yönetiliyor. Partinin, çok daha az muhafazakâr olduğu bilinen Adalet ve Kalkınma Partisi liderliğindeki hükümeti sona erdiren Kral VI. Muhammed’e yakın durduğu belirtiliyor.
The İnternational İnterest seçim sonuçlarını “kralın başarılı bir şekilde geri dönüşü” olarak yorumladı.  The New York Times ise Mısır’da Mursi’yi deviren ve bugünkü rejimi ortaya çıkaran darbeye Tunus’ta Cumhurbaşkanı Kays Said’in birçok ülkenin darbe olarak yorumladığı Müslüman kardeşler bağlantılı El Nahda’nın birinci parti konumunda bulunan parlamentoyu askıya alma hamlesine atıfta bulunarak “İslamcıların bölgedeki alanlarının daraldığı” şeklinde ifade ediyor.
Siyaset bilimi profesörü Mohamed Daadaoui, sonuçların ülkedeki siyasi gidişatı çokta değiştirmeyeceği yönünde görüş bildirdi.  Parlamentonun mevcut sistemi meşrulaştırmak için varlığını koruduğunu ve Fas monarşisinin, son sözü her zaman kendisine ait olması için uğraşacağını söylüyor.