Akçaabat’ta gençlerle buluşup sohbet eden Saka, Çaykaralılar-Drenekpazarlılar Derneğinin tertiplediği yemeğe iştirak ettikten sonra, ertesi günü Of’ta Of Belediye başkan adayı Mehmet Sarıalioğlu ile birlikte Of’un esnafını ziyaret ederek vatandaşlarla dertleşti. “Trabzon’da her eli sıkıp, her gönle dokunacağız.” Diyen Hasan Saka, insan merkezli bir yönetim anlayışını belediye başkanlıkları esnasında bütün Trabzonluların göreceğini kaydetti. Yoğun çalışan Saka, gittiği programlarda Saadet Partisinin belediyecilikte vizyon olarak ortaya koyduğu prensipleri anlatıyor. Saka Şunları söylüyor: Şehirlerimizi “Hangi hizmeti yaparsak reklamımız olur?” diyerek yönetmeyeceğiz. Vatandaşımıza sunacağımız hizmetlerin vaktinde, eksiksiz, ihtiyaçlara göre ve sistematik bir şekilde yerine getirilmesini sağlayacağız. Ehil ellerle yapılan iş kaliteli, hızlı ve düşük maliyetle yapılacak. “Akrabalık bağım olmadığı için işe alınmadım.” diye bir cümle atık tarihe karışacak. İşin gerektirdiği niteliğin dışında hiçbir ayrım gözetilmeyecek. Kaynaklar, vatandaşın huzurunu ve refahını artırmaya yönelik kullanılacak; ihaleler, kayırmacılık yapılarak yandaşlara dağıtılmayacak. Gösteriş, lüks ve şatafat için yapılan harcamaların tamamını vatandaşımızın doğrudan hizmetine sunacağız. Bütün kamu hizmetleri her bir vatandaştan doğrudan ya da dolaylı alınan vergiler, harçlar ve diğer gelirler ile yapılır. Herhangi bir devlet dairesinde kullanılan bir kağıtta dahi hepimizin hakkı ve emeği olduğu anlayışıyla milletin alın terine sahip çıkacağız. Bu topraklarda doğan herkesi kardeş biliyoruz. Aynı güneşi, suyu, havayı ve toprağı paylaştığımız insanlar ile barış içinde kardeşçe yaşamanın arzusundayız. Dil, din, ırk, mezhep ve hiçbir gurup/parti ayrımına rıza göstermeyeceğiz. Hepimiz biriz ve bu ülkenin vatandaşlarıyız. Kapalı lapılar ardında vatandaştan uzak ama sözde vatandaş için çalışan anlayışı ortadan kaldıracağız. Kapılarımız tüm halkımız için sonuna kadar açık olacak. Vatandaşımızın her derdi bizim derdimiz olacak. Bu toprakların birçok farklı millete ve medeniyete ev sahipliği yağmış olması kültürel zenginliğimizin en önemli göstergelerinden biridir. Şehrimizde var olan kültürel ve tarihsel mirasın emanetçisi olacak ve bu emaneti en güzel şekilde yaşatacağız. Ulaşımdan altyapıya, temizlikten kaldırım yenilemeye kadar bütün hizmetler tekrar gözden geçirilip şehrin öncelikli ihtiyacına göre planlama yapacağız. Şehrin ruhuna aykırı hizmetlere ve yapılaşmaya karşı önlemler alıp estetiğin yaygınlaştırıldığı bir hizmet ağı kuracağız. Halka sunulan bütün hizmetleri güzel, çabuk ve düşük maliyetle yapacağız. Yapılan bütün hizmetlerin halkın gözleri önünde açık ve şeffaf bir biçimde yapılmasını sağlayacağız. Şehrin yönetiminde o şehirde yaşayanları söz sahibi yapacağız. Vatandaşımızın ne derdi olursa olsun “Bu bizim görevimiz değil.” Demeden dinleyeceğiz ve çözüm üretmek için gayret göstereceğiz. Şehrin planlaması sırasında ranttan sağlanan haksız zenginleşmenin önünü keseceğiz. Rantın şehre katkısı sağlanarak toplumsal refahı artıracağız. İnsana, topluma, şehre ve şehre ait olanlara merhametle ve adaletle yaklaşacağız. Kendimiz için istemediğimizi başkası için reva görmeyeceğiz.”.