Aşçı mesajında ;8 Mart Dünya Kadınlar Günü, kadın haklarını ve emeğinin mücadelesini gündemde tutmak amacıyla ülkemizde de kutlanmaktadır. Kadın hak ve özgürlükleri ülkemizde istenen düzeyde ilerlememiş olmasına rağmen yine de dünyanın önemli bir kısmından ileridedir. Bunun nedeni, kurduğumuz Cumhuriyet ve kuruluşunda kadınların vermiş olduğu inanılmaz mücadeledir. Tüm kadınlarımızın haklı mücadelesi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun. Türk toplumunda kadınlar önemli bir yere sahiptir. İlk Türk Devletleri’nde kadın protokolde temsil edilir, kağanların eşleri elçi atayabilir, kurultaylara kadınlar katılabilirdi. Daha sonraki dönemlerde kadın hak ve özgürlüklerinde gerileme olmuş, kadın geri planda kalmıştır. İkinci bir doğuşunu kurtuluş mücadelesinde göstermiştir. Rus işgalinde Erzurum’da Nene Hatun, Yunan işgaline karşı Manisa’da Gördesli Makbule, Ermeni katliamına direnen Kara Fatma, Kastamonu’da top mermisinin üzerine çocuğunun battaniyesini örten Şerife Bacı ve nice mücadeleci Türk kadını… 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle hepsinin aziz hatırası önünde saygıyla eğilir, şükranlarımızı sunarız. Kötü yönetimlerin sonuçlarına kadınlar katlanır. Balkanlarda, I. Dünya Savaşı’nda, Çanakkale’de, savaştığımız yedi cephede, kurtuluş mücadelesinde verdiğimiz büyük kayıplar, yoksulluk, göç ve yaşanan istismarlar kadının gözyaşı olmuştur. Irak’ta emperyalist işgalde aldığımız mektuplar içimizi dağlamıştır. Afgan ve Suriyeli göçmen kadın ve çocukların sokaklarımızdaki bugünkü hali bunun en iyi göstergesidir. Cumhuriyet kadını göklere çıkarmıştır. Atatürk bir açıklamasında “Dünyada gördüğünüz her şey kadının eseridir” demiştir. Manevi evladı Sabiha Gökçen’i savaş pilotu yaparak kadına verdiği önemi tüm dünyaya göstermiştir. Türk kadını, eğitimde birlik yasası ile erkekle aynı eğitimi almaya başlamış, Medeni Kanun’un kabulü ile tek eş olmak, hukuken eşit sayılmak, taşınmaz edinme gibi birçok haklara sahip olmuştur. Seçme ve seçilme hakkını bugünün ileri demokratik Avrupa ülkelerinden de önce elde etmiştir. Günümüzde kadın hakları istenilen düzeyin gerisindedir. Hükümetin iktidar mücadelesi kadın hakları üzerinden başlamıştır. Özgürlük olarak kadın kıyafeti alınmış, çalışma hayatında varlığı, fikir özgürlüğü, eğitim hakları ikinci plana itilmiştir. Kadın, bu haklardan vazgeçmenin sahada en çok mücadelecisi olmuştur. 2010 yılından beri kadın cinayetleri incelendiğinde ne yazık ki artan bir grafikle karşılaşmaktayız. Kadının özgürlük sandığı çalışmasının sonucu ölüm, kaynamayan tencere ve mor göz olmuştur. Muhafazakâr iktidar medyası da iyi bir sınav verememiştir. Kadın hakları ve kültürel yaşamı üzerinde aile kurumunu zedeleyici dizi ve programlar, izleyicisi en yüksek programlar haline gelmiştir. Artık çocuklar bile kurban edilmektedir. Yerel yönetimlerde kadınlar yeterince temsil edilmemektedir. Dünyanın 21 ülkesinde kadın devlet yöneticileri bulunmaktadır. Bu ülkeler dünyanın en kalkınmış ülkeleridir. Hatta bunlardan biri de Asya ülkesidir. Yerel yönetimlerde belediye meclisleri ve kamu kurumlarına bakıldığında oldukça az kadın yönetici ile karşılaşmaktayız. Kadınlar olarak yönetimlerde yer almak, toplumda söz sahibi olmak için çalışmalarımızı güçlendirmeliyiz. Cumhuriyet Halk Partisi kadın mücadelesinin önemli bir kurumudur. Partimizin hedefi, kadın ve erkeği her alanda eşit kılmaktır. Kadın sorununu demokrasi, İnsan hakları ve eğitim sorunu olarak görür. Kız çocuklarının eğitime katılması, kadının mesleki eğitimi konusunda çalışmalar yapacaktır. Kadına şiddetin önlenmesi için bütün idari, ekonomik, sosyal tedbirleri alacaktır. Kendisinin iyi temsil edilmediğini düşünen, gelecek nesillerin kendisi gibi olmasını istemeyen, bu değişime katkı koymaya çalışan tüm kadın ve kızlarımızı partimize üye olmaya ve toplumu dönüştürmeye davet ediyoruz. Partimizin Kadın Kolları özverili bir şekilde çalışmaktadır. Kadın haklarında vermiş oldukları mücadele için tüm kadınlar adına kendilerine teşekkür ederim. Yaşasın kadın hakları mücadelesi.