Bahçeli ''Seçim Startı Verilsin'' Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Grubu'nda yapacağı konuşmaya gelirken gazeteciler, 'Bahçeli'nin çağrısına bir yanıtınız olacak mı?' diye sordu. Erdoğan bu soruya "Şu an itibariyle bir yorumum olmayacak. Ama yarın Bahçeli ile bir görüşmem var" yanıtını verdi. Erdoğan daha sonra konuşmasına başladı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis grup toplantısında milletvekillerine seslendi ve erken seçim çağrısı yaptı. Bahçeli şunları söyledi: "Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi resmen hayata geçmeden devamlı yargılanmakta, kararlanmakta ve hasar verilmeye çalışılmaktadır. Türkiye'nin bu ağırlığın altında daha fazla kalması, 3 Kasım 2019'a kadar sabırla dayanması geldiğimiz bu aşamada mümkün, makul ve münasip değildir. Türkiye'nin sistem tartışmalarıyla boğulmak istendiği bugünkü şartlar altında 3 Kasım 2019'a istikrar ve dengeyle ulaşması zorlaşmaktadır... İktidar partisiyle varılan uzlaşma neticesinde mahalli idareler seçimleri hariç olmak üzere, cumhur ittifakının iki paydaşından biriyiz. Seçim sürecine giden yolda toplumsal, ekonomik ve siyasi dinamikleri etkileyen çok sayıda menfi faktör yeşermektedir. Türkiye'nin bekası açısından hasıl olan milli mutabakatın titizlikle korunması ve hedeflerine varması elzemdir... Ancak İttifakın selameti ve başarısı için de toplumsal dinamikleri tayin eden unsurların dikkatle takip ve analiz edilmesi, muhtemel sonuçlarının iyi hesaplanması ihtiyaçtır. Önümüzde kontrol edilemeyen beklenmedik bir takım olumsuz gelişmelerin ortaya çıkma ihtimali ise asla göz ardı edilmemelidir ve bunun pek çok emaresi de şimdiden belirginleşmiştir... Seçim sürecini etkileyen faktörlerin başında, Türkiye'nin bölgesel ve uluslararası ilişkileriyle bunların sosyal, siyasal ve askeri yansımaları gelmektedir. Bir diğer tayin edici öğe ise ekonomik göstergeler ve hükümetin alacağı tedbirlerdir. Bir başka önemli unsur ise uluslararası aktörler tarafından yönlendirilen denetimsiz göç trafiğidir. Türkiye'nin komşuları ve batı ile ilişkilerinde son yıllarda belirgin bir dönüşüm gerçekleşmiştir. Batılı ülkelerle artık eşitler arası ilişki kurulmasından yana olan Türkiye, bunu sağlamak için tesiri yüksek adımlar atmıştır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesi milli beka açısından acil hal almıştır. 31 Mart 2019'da mahalli idareler seçimi yapılacaktır. 7 ay 3 gün sonra da Cumhurbaşkanı ve milletvekilli genel seçimi gerçekleştirilecektir. Siyasi takvim budur. Mahalli idareler seçimlerinden sona Türkiye'nin neyle muhatap kalacağını tahmin etmek zor değildir. Mahalli idareler seçimlerinde yaşanması muhtemel kutuplaşma ve anlaşmazlıkların, 3 Kasım'a nasıl yansıyacağı, ne gibi olumsuzluklara kapı aralayacağı ve Türkiye'yi nerelere sürükleyeceği az çok malumunuzdur... Bu riski kaynağında kesmek, demokrasinin erdem ve ilkeleriyle ülkemizin ufkunu aydınlatmak başlıca amacımızdır. Önümüzde iki seçeneğimiz vardır. Ya cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimi için normal tarihi olan 3 Kasım 2019'da beklenecek ya da milli mecburiyetle ortaya çıkan meşru gerekçelerden dolayı seçimler erkene çekilecektir. Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerinin zamanında yapılmasıyla ilgili talepler doğal bir haktır. Partimizin bugüne kadarki kanaati hep bu yönde olmuştur. Sayın Cumhurbaşkanının düşünce, ifade ve temennisi de farklı değildir. Ancak önümüzde ülke ve milletimizin aleyhine olabilecek siyasi gündem ve seçim süreçleri vardır. Bunu telafi etmek, lazım gelen önlemleri almak siyaset kurumunun ana görevi olmalıdır. '26 AĞUSTOS 2018 PAZAR GÜNÜ SEÇİM OLMALI' Bilinmelidir ki, gerekli uyum yasalarının çıkarılması akabinde, MHP takdir ve tercihini seçimlerin erkene alınmasından yana kullanacaktır. Bu işi daha fazla uzatmaya gerek yoktur. Kaosa oynayanların oyunlarını bozmak şarttır. Seçim var mı yok mu, erken mi olacak zamanında mı yapılacak anlaşmazlık ve çekişmelerine son verilmesini vakti. Siyasi muhataplarımıza ve aziz milletimize samimi ve tartışılmasını ümit ettiğimiz teklifimiz şudur: 26 Ağustos 2018 Pazar günü yani Malazgirt Zaferi ve Büyük Taarruzun yıldönümünde, Türk milletinin yeni bir zafer ruhuyla sandığa gidip, hem cumhurbaşkanı hem de milletvekili seçimlerinde Türk düşmanlarına hak ettikleri dersi vermesi en makul, en mantıklı, en akıllı, en demokratik yoldur. İrade milletindir, istikbal milletindir, istiklal milletindir. İhanet ise millet karşısında asla tutunamayacaktır... İç ve dış tehditlerin ağırlaştığı zaman diliminde, Türkiye yeni hükümet sistemine çok seri şekilde geçmeli, taşlar yerine oturmalı, sığ tartışmalar bıçak gibi kesilmelidir. Bize göre başka çare kalmamıştır. Seçim güvenliği bahanesine sığınıp siyasi kundakçılıktan medet uman, lekeli ortaklarıyla Türkiye'nin belini bükmeye çalışan CHP'ye ve diğer yancılarına hodri meydan diyoruz. Bırakalım hükmü Türk milleti versin; söz, karar, gelecek milletindir, tercih büyük Türk milletine aittir..."