Teknik Direktör Abdullah Avcı, Spor Toto Süper Lig’in 21. haftasında deplasmanda oynadığımız ve 2-1 mağlup olduğumuz Atakaş Hatayspor karşılaşması sonrasında açıklamalarda bulundu. Teknik Direktör, dalgalı bir süreçten geçtiğimizi belirterek, “İki takım arasında büyük kalite farkı, oyuncu kalitesi ve oyun kalitesi farkı var ki gayet normal bu. Planladığımız şekilde ve oyunun 8. dakikasında golü de bularak, rakibin tamamen çekildiği, adam odaklı oynadığı, bununla ilgili neler yapacağımıza çalışarak 8 dakikada uyguladığımızdan karşılığını aldık. Aslında çok güzel fırsatlar vardı, bizim oyuna aynı şekilde devam etmemiz gerekiyordu. Ama bir türlü bu oyuna giremedik. Ayağımızdaki bir topu kaybettik ilk yarıda ya da duran topları rakibe verdik, onun dışında devreye de 1-0 önde girdik ama oyun bana iyi hissettirmiyordu. İkinci yarı itibarıyla oyunun başlangıcında aslında pozisyon ve pozisyon devamında direkten dönen toptan sonra geçişten gol yedik. Olabilir, futbolun içinde bunlar var ve 1-1 oldu. Karagümrük maçı, Alanyaspor maçı ve bugün Hatayspor maçı, devam eden kırılgan bir yapımız var ve buna tepki verememek aslında benim sene başından itibaren, bütününde, sadece saha değil, kulüp olarak, oyuncu olarak, biz olarak, bir enerjinin böyle devamlı inişler çıkışlar yaşadığı bir durum var. Bazen teknik olmaz, taktik olmaz, bazen planlamada hata yaparsın, bazen karışık oyun oynarsın. Şimdi aradaki kalite farkından rakip ne yaptı; sonuna kadar isteyerek, seni hataya zorlayarak, mücadele ederek ayakta kalmaya çalıştı ama karakter koyarsın, teslim olmazsın. Bazen bu iş enerjiyle olur, yüksek enerjiyle olur. Bugün baktığında, pozisyon var mı? Bir iki tane var. Böyle olması mı gerekiyor? Hayır. Daha farklı oyunlar olması gerekiyor, daha baskılı oyunlar olması lazım. Çabuk teslim olmamamız gerekiyor. Sene başından itibaren çok sağlıklı gitmeyen bir durum var. Zaman zaman hayal ettirdi, balansı mı bulamadık, dengeyi mi bulamadık, enerjiyi mi yakalayamadık, zaman zaman kaybolduk. Sanki süreç biraz böyle dalgalı gibi. Bunun da üzerinde çalışmaya, ne olduğunu bulmaya devam ediyoruz. Formasyon deniyoruz olmuyor, grup enerjisi yapıyoruz olmuyor, yani bir oluyor bir kayboluyor. Çok sağlıklı bir gidişat değil. Trabzonspor taraftarından, buraya gelenden, tribünde olanlardan, özellikle son haftalardaki oyunlardan dolayı kaybettiğimiz maçlar için ve kötü enerjiden dolayı özür diliyoruz. Tedavi etmeye, düzeltmeye, daha iyisini yapmaya çalışacağız. Mevcut kadro bu. Kötü çocuklar değiller, kötü karakter değiller. Ama futbolda kavga etmek, enerji, duygu, karakter bunlar başka bir şey. Bugün itibariyle tekrar bunu yaşadık. Bu sağlıklı bir durum değildir. Tekrar taraftarımızdan özür diliyoruz. Rakibimizi de yaptıkları mücadeleden dolayı kazandıkları için tebrik ediyorum” ifadelerine yer verdi. Avcı, mevcut koşullarda transfer yapmaktan ziyade genel anlamda daha iyi bir organizasyona ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Transfer şu anda çok sağlıklı ve doğru durmuyor. Burada öncelikle Trabzonspor Kulübü’nü düşünmek zorundayız. Sürdürülebilir bir durumu oluşturmak için. Transfere şöyle bakılıyor, birkaç transfer aldı, her şey düzelecek gibi diyor. Ama bütününde şöyle söylüyorum; başından itibaren, sadece takım üzerinden değil genel bir şey, Trabzonspor Kulübü’nün içerisinde dahi, genel bütününde dalgalı giden bir süreç var. Enerjinin, iniş çıkışların olduğu, balansların ve dengelerin bozulduğu, bir şey. Takım için, benim için, çalışan için, yönetim için, her şey için; Karadeniz’in dalgası mı diyeyim, veya başka bir şey mi diyeyim, böyle bir süreci yaşıyoruz. Bu kulüplerde bunlar olabilir. Hiçbir şeyin oturmadığı bir süreci yaşıyoruz. Sahanın içi tabii ki benim sorumluluğumda. Saha içinde enerjiyi bazen bulduk, bazen kaybettik. Bu doğru bir şey değil. Sporcu ruhu kaybedebilir ama kaybederken mücadele eder, kavga eder. Biz bunu bugün itibariyle bazen yapıyoruz, bazen yapamıyoruz. Transfer şu an itibariyle çözüm olabilecek bir durum değil, önce kulübümüzü düşünmek zorundayız. Trabzonspor’un transfere değil, Trabzonspor’un büyük bir organizasyona ihtiyacı vardır. Zaten senelerdir gelen giden futbolcunun haddi hesabı yok. Trabzonspor’un; genel her şeyiyle, altyapısıyla, üstyapısıyla bir organizasyona ihtiyacı var. Bunu bütün herkes, akil insanlar, bu organizasyonun içerisinden bir şeyler yapılması gerekiyor. Yoksa oyuncu alırsın, Trabzonspor da alır. Oyuncu yollarız. Hep böyle olmuş. Konu bu değildir. Bu oyuncuları da bizler aldık, kötü oyuncular mı? Hayır. Milli takım oyuncuları. Ama bazen doku, bazen organizasyon bazen enerji, bunlar olabiliyor. Transfer benim ilk önceliğim değil, en son önceliğimiz. Kulübümüzü düşünmek zorundayız.” Teknik Direktör son olarak, 27 aydır özel işlerin yapıldığınıancakşu andaki sürecin sağlıklı olmadığını söyleyerek, “Trabzonspor’da Ahmetcanlar’ın sayısını çoğaltıp, akademiye yatırım yapıyoruz. Ahmetcan’ı da konuşalım. Trabzonspor’un altyapısından, geçen sene hiç adı yokken 18 maç oynayıp Ajax’a gitmiş bir oyuncu. Süleyman Cebeci’nin oynadığı yerde 7 tane oyuncu var şu an itibariyle. Ahmetcanlar’ın sayısını yukarıya çekip hem A Takımımız’da kullanıp, hem de uluslararası arenada bunları pazarlayabilmemiz lazım. 27 aydır özel işler yaptık ama bu giden süreç sağlıklı bir süreç değil. Biz de bunu bir şekilde bir yere oturtmaya çalışıyoruz. Bunu da derin bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Trabzonspor’un transfere değil, Trabzonspor Kulübü’nün bir organizasyona ihtiyacı vardır” cümlelerineyerverdi.