Özer Borsanın resmi internet sayfasında yaptığı açıklamasında, Samsun’un ve Ordu’nun büyük bölümünde deniz ile karanın buluştuğu sahilleri de kurtaracak şekilde Güneyden uluslararası karayolu geçişinin tamamlandığı göz önüne getirildiğinde insanın ister istemez; “Neden Trabzon’da yok?” diye sorduğunu ifade ederek şu görüşlere yer verdi:
 
“Beşikdüzü’nden Of’a kadar sahil karayolunun halkın deniz ile irtibatını kesmesi yetmiyormuş gibi, bir de yapılaşmanın sahil boyunca, ya da buralara yakın yerlerde yoğunlaştırılması Trabzon’u adeta bir beton yığını haline de getiriyor.
 
Oysa Güney’den bir çevre yolu yapılması hem bu yığılmayı önleyebilir, hem de üs tüste yığılmadan modern ve ferah yapılaşmasının da önünü açabilir.
 
Onun için Trabzon’un öncelikli sorununun Güney Çevre Yolu’nun yapımı olduğunu kabul etmeli ve bunun için de hep birlikte çaba göstermeliyiz.”
 
Birilerinin çıkıp da Güney’deki arazi yapısını, dağları ve vadileri gerekçe göstererek ‘zor güzergah’ gibi gerekçeler sunabileceklerini belirten Özer, bunun asla kabul edilmemesi gerektiğinin altını çizerek şöyle devam etti:
 
“Günümüz teknolojisinin viyadük ve tünelleri çok kolaylıkla inşa edebildiğini biliyor, görüyoruz. Türkiye’nin dört bir yanında da bunların yüzlerce, binlerce örneği var. Hem yapılaşma, hem ticaret alanlarının genişlemesi için Trabzon’un bir numaralı önceliği olan Güney Çevre Yolu’nun, farklı yatırım ve projelerden söz ederek geri plana itmeye kalkmak bu şehre yapılacak en büyük ihanettir. Böyle bir ihanete ortak olmaya, çanak tutmaya hiç ama hiç kimsenin hakkı yoktur. Hele hele etkiyi ve yetkiyi elinde bulunduranların hiç yoktur. Gelin hep birlikte önceliğimizi Güney Çevre Yolu’nun bir an önce başlatılmasına verelim. Gelin Trabzon’un çehresini değiştirecek bu yatırımı hayata geçirenler arasında yer alalım.”