SİNEMA TUTKUSU DOKTORLUĞUN ÖNÜNE GEÇTİ 
Haber : www.trabzonhaber24.com Magazin Servisi

- Trabzon’da Numune Devlet Hastanesi’nin acil servisinde Uzman Doktor olarak görev yapan İsmet Eraydın sinema tutkusunu eyleme döktü. Uzm.Dr. Eraydın'ın senaryosunu yazıp yönettiği, aynı zamanda rol de aldığı, "Emicem Hospital" adlı komedi filminin çekimleri Trabzon Haçkalı Baba Devlet Hastanesi’nde yapıldı. Türkiye’nin ilk hastane sinema filmi olma özelliğini taşıyan filmin galası da yine bir ilk olarak, çekimlerinin sürdüğü hastanede gerçekleştirecek.
     Lise ve üniversite yıllarında amatör olarak tiyatroyla ilgilenen Eraydın, 20 yılı aşkın bir süredir yürüttüğü çalışmalar sonucunda hedefine ulaştı. Sinema sektörüne karşı merakını ; çektiği film,oynadığı tiyatro ve yazdığı senaryolarla da somutlaştıran Eraydın bu kez “Emicem Hospital’’ adlı filmini izleyicisinin beğenisine sunuyor.
Önce Tıpta, Sonra Sahnede Uzmanlık
       Lise yıllarında birkaç stand-up gösterisiyle izleyici karşısına çıkan Eraydın Konya Selçuk Üniversitesi’ni kazanması üzerine bu gösterilere ara verdi. Bu yıllarda tiyatro oynamayı kısa bir süreliğine bıraktığını ancak bu defa da senaryo yazmaya merak saldığını belirten Eraydın : “Üniversiteyi kazanmıştım ve yeni bir çevreyi tanımaya çalışıyordum. Adapte olmam uzun zaman aldı. Buna ek olarak bir tıp öğrencisi olmanın da sorumluluğu vardı üzerimde, ee tabii derslerin de yoğunluğu da buna eklenince oynamaya ara verdim ve bu kez yazmaya başladım.’’ İfadelerini kullandı.
     Üniversite yıllarında daha çok senaryo ve skeç yazmakla ilgilendiğini söyleyen Eraydın :“Okulumu bitirdikten sonra acil uzmanlık ihtisasını kazandım ve Trabzon’a geri döndüm. Üniversite hayatım dolayısıyla tiyatro hayatımda oluşan açığı kapatma gereği duydum ve tiyatroya ilgimi daha profesyonel bir platforma taşımak için arkadaşlarımla beraber ‘Grup Bilmem Ne’ tiyatro topluluğunu kurdum, yönetmenliğini üstlendim.’Kalp Krizi Değil Gülme Krizi’ adlı oyunu bu grup ile sahnelemeye başladım.” Diye konuştu.
“Emicem Hospital ’’  Onun İçin İlk Değil
    Sinema alanındaki kariyerinin bir tiyatro sahnesinden başladığını söyleyen  Eraydın , sahne aldığı ‘’Kalp Krizi Değil Gülme Krizi’’ adlı oyunla tiyatroda  65 ilde turne yaptıklarını ve 2 yüz 50 bin kişi tarafından izlendiklerini belirtti. Bunun yanı sıra 2010 yılında “Dasvidanya’’ adlı bir kısa film çektiğini ve bu filmle 1.Demir Elma Kısa Film Yarışması’nda en iyi 2. Film ödülünü aldığını dile getiren Uzm.Dr. Eraydın konuşmasına şöyle devam etti : “Bu başarı beni sinema filmi çekmem konusunda cesaretlendirdi ve benim için bir ilk olan ve büyük önem taşıyan Tepenin Uşakları’nı çekmeye yöneltti.2011 yılında uzun metraj film çekmeyi planladım, çalışmalarım sonucunda 2012 yılında Tepenin Uşakları’nın senaryosunu tamamladım ve çekimlere başladım. ” Daha önce "Tepenin Uşakları" adlı sinema filminin Almanya’da Türk Filmleri Festivali’nden de davet aldığından bahseden Eraydın, ikinci deneyimini "Emicem Hospital" ile yaşadığını vurguladı.
      
“Yönetmenlik Daha Zevkli ’’
 Çekimleri Trabzon'daki Haçkalı Baba Devlet Hastanesi’nde tamamlanan filmin senaristi, yönetmeni ve yapımcısı  Eraydın:  “Çoğu filmin yönetmeninin, çektikleri filmde rol almadığını görürüz; ancak çok büyük projelerinde rol alırlar. Ben de daha çok rol almak elimde olduğu halde yazdığım senaryolarda kendime en az rolü ayırmaya dikkat ediyorum. Oyuncularımızı önümdeki ekrandan sanatıma can verirlerken görmek bana inanılmaz bir zevk veriyor.’’ Şeklinde konuştu.
      Filmin maliyetinin 600 bin lira civarında olduğunu ifade eden Eraydın, "Önceki filmimde hikaye çok güzeldi fakat maddi sıkıntılardan dolayı çekim kalitesiyle ilgili sıkıntılar vardı. Bu filmimizde hem güzel bir hikayeyi hem de çekim kalitesini yakaladık" dedi.Filmde Merve Akaydın, Sinan Bengier, Ali Erkazan, Wilma Elles gibi ünlü oyuncularla, ilk kez kamera karşısına geçen amatör oyuncuları harmanladıklarını vurgulayan Eraydın, "Bu filmde en büyük şansım dışarıdan getirdiğimiz oyuncuların kaprisli olmamasıydı. Buradaki oyuncularla uyum içerisinde çok güzel bir film ortaya çıkardığımıza inanıyorum" ifadelerine de yer verdi.
Wilma Elles’in Yanında ; İlk Rol, Başrol
   Eraydın’ın çektiği filmde kendisine başrol vermesinden önce işsizlikten yakınan Selahattin Çakır bu sorununu “Emicem Hospital ’’ ile yendi. Çevresinden de çok komik olduğuna dair yorumlar alan Çakır  Eraydın’ın yönlendirmesi ve yardımı sayesinde başrol oyuncusu oldu. Filmde doğal bir yetenek olduğuna inandığı Selahattin Çakır'ı başrolde oynattığını ifade eden Eraydın: "Profesyonel oyuncular varken başrolü ona verdim. Sinema dünyasından sadece bir şeyler almak değil, bir şeyler de vermek gerekiyor. Sinemaya yeni bir yüz daha kazandırmış olduk" diye konuştu.
     Filmin başrol oyuncusu Selahattin Çakır ise daha önce garsonluk, çaycılık yapmak zorunda kaldığını, filmin çekimlerine başlandığında ise işsiz olduğunu söyledi. Çekimler sırasında çok heyecanlandığını dile getiren Çakır, "İlk sahnem Wilma Elles ile düşünebiliyor musunuz? Wilma hanımı görünce donup kalıyorum.  Bırakın rolü, adımı bile unutuyorum. İnanın ne yaptığımı bilemiyorum. Bu halde başrol oynadım" şeklinde konuştu.
    Doktor olmasının sinema tutkusuna engel olmadığını dile getiren Eraydın, hastane nöbetleri dışında sinema alanındaki faaliyetlerini sürdürdüğünü ve bunun onu yormadığını, aksine dinlendirdiğini söyleyen Eraydın sözlerini şöyle sonlandırdı : “Ben acil servis doktoruyum ve gelen hastalarımın birçoğu ya madde bağımlısı oluyor ya da sinir krizleri geçiriyor. Karşılaştığım vakaları özetleyecek olursam yüzde 70’i psikolojik sorunlardan kaynaklanıyor ve bana göre bu sorunları çözmenin yolu sanattan geçiyor. Bu sebeple doktorların yalnızca hastane hayatı ile sınırlandırılmasına karşıyım ve bu yüzden de sinemayı da hastaneye taşıdım.’’