Trabzonspor’da teknik direktör Ünal Karaman ile yollar ayrıldı.  Trabzonspor’da Başkan Ahmet Ağaoğlu, açıklamalarda bulundu. 
Ağaoğlu, özetle şu şekilde konuştu: “Hocayla alakalı olarak eleştiriler yapıldığı zaman puan kaybettiğimiz maçlardan sonra özellikle, sürekli olarak belki yanlış hatırlamıyorsam, Genel Kurulda, Divan Kurulunda, çeşitli basın yayın organlarında ifade ettiğim bir şey vardı. Kulüpte yaşanan her türlü olumsuzluğun tek sorumlusu benim. Eğer hoca yanlış taktik uyguladıysa bunun da sorumlusu benim. Her hangi bir futbolcumuzun yaptığı pas hatasının sorumlusu benim.
Yönetimsel anlamda yapılan yanlışın sorumlusu da benim. Eleştirileceksem ben eleştirileceğim. Hocamızın, yönetimimizin ve futbolcularımıza üzerinde bu tür baskılar oluşturmayalım. Yaşanan her türlü olumsuzluğu direk üzerine alan kişiyim. Bunu defalarca söyledim.

 
Konyaspor maçında sonra da, “Özellikle son 4 - 5 haftadır oynamış olduğumuz futbol, genellikle 2. yarıda sergilediğimiz futboldan memnun olmadığımı, taraftarın da bundan memnun olmadığını, geriye yaslanan baskıyı bir türlü kıramayan, iyi bir futbol göze hoş gelmeyen futbol ortaya koymayan oyun karakterinin Trabzonspor’un yapısıyla örtüşmediğini ifade etmiştim” 
Hocanın yapmış olduğu hata varsa bunun sorumlusu benim dediği yerde, böyle bir eleştiri yapıyorsa bunun bizzat karşılığı özeleştiridir. Ben orada kendimi ve buna çözüm bulacak insanda kulübün başkanı. 
Hocamız bu eleştiriyi kendi üzerine almış. Kayserispor maçından sonra yaptığı basın toplantısında, “Elbette üzerime alıyorum. Bu takımın teknik sorumlusu olarak sinecek değilim….” 
Bu da benim ifadelerimde kendisini hiç bir zaman hedef alan ifadeler değildi. Bir de onun ardından beni yemeye çalışanların boğazına takılırım gibi ifadeler kullandı. Ünal hoca benim 1,5 sene ailemden daha fazla zaman geçirdiğim bir insan. Duygusal olup, bazen bu tip şeylerin içeriğine girebiliyordu. Özelikle puan kaybettiğimiz maçlardan sonra yapılan eleştirilerden ciddi şekilde etkilenen yapısı vardı. 
Geldiğimiz noktada zaten ayrılmayı kafasına koymuş yani bu yönde düşünce oluşmuş kendisinde. Dolayasıyla dün akşam üstü yapmış olduğumuz görüşmede de, Divan Başkanı ve Genel Sekreterimizle yaptığımız görüşmede kendisi bunu ifade etmiş. Karşılıklı olarak anlaşarak, hocamızla yollarımızı ayırdık. Gelinen nokta ve yaşanan süreç bu..
BUNDAN SONRA TEKNİK DİREKTÖR ADAYLARI KİM? GÖRÜŞÜLEN İSİMLER VAR MI?
Bununla alakalı çok büyük bilgi kirliliği inanılmaz spekülasyon var. Şota hocayla anlaşılmıştı, Mustafa Denizli ile anlaşılmıştı, falan hocayla anlaşılmıştı.. 24 saatte yaşadığımız süreç. Şu an itibariyle her hangi bir teknik direktör ismi gündemde değil. Yapısal olarak baktığımızda özveriyle mücadele eden, sorumluluk duygusuyla mücadele eden ve hemen herkesin bu kulübün yükünü sırtlanan bir kulüp yapımız var. Saha içinde her türlü sorumluluğu alabilecek tecrübede ve özveride mücadele eden oyuncularımız var. takım kaptanı Sosa.. Bu takımda mücadele eden tecrübeli oyunculardan biri Mikel, Pereira var. Sosa bizim ileri dönük olarak kendisiyle yaptığımız görüşmelerde kulüpte kalmasını arzu ettiğimiz, teknik heyette görev almasını düşündüğümüz insanlardan birisi.. Hüseyin Çimşir, 1,5 senedir Ünal hocanın yardımcılığını yapıyordu. Kulübün yapısını bilen, oyuncuları tanıyan arkadaşımız. hiç kimsenin hiç bir şekilde endişesi olmasın. Bu mücadele kaldığı yerden devam edcek. Belki yükümüz biraz ağırlaşacak, omuzlarımıza daha yük binecek ama bu camianın verdiği göreve bilinçle bu kulübü çok daha iyi yerlere, çok daha fazla mücadele edeceğimiz bilerek taşıyacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. mevcut halimizle devam ediyoruz.
Bu sorumluluğu taşıyabilecek, yönetim kurulu görevin başında. Profesyonel futbolcu kadrosu ve teknik heyette mevcut hocalarımızla beraber şu an itibariyle sizde takdir edersiniz sezonun ortasında kolay kolay hocayı bulmak ve Trabzonspor’un bu yükünü taşıyacak hocayı bulmak kolay değil ama ihtimal dışı da değil. 
24 saatte yaşadığımız bu türbülanstan kurtuluş arayışa girmiş değiliz. Bu akşam yapacağımız icra kurulu toplantısında bu konuyu enine boyuna tartışayacağız. 
Yapı sağlam. Bugün Ahmet Ağaoğlu dünyadan göçüp gittiğinde kulübün yapısının kafaya uğrayacağı düşüncesinde olmasın kimse. oluşturduğumuz yapı eksilmelerle beraber güç veya potansiyel kaybedecek yapı değil.

 
KARAMAN AYRILMAK İSTEDİ.. 
Divan Başkanımız ile Genel Sekreterimiz görüştü kendisiyle. Kendisi de bu açıklamalardan sonra göreve devam etme doğrultusunda bir düşünce olmadığını ifade etmiş kendisi.. 
KIRGINLIK VAR MI?
Biz hocayla, ben ailemle geçirdiğim zamanın 2 - 3 katı fazlasını sizde biliyorsunuz. Hocayla birlikte haftada 4 gün, 5 gün sürekli olarak birlikte zaman geçirdiğimiz, bu kulübü bulunduğu noktada daha farklı noktalara taşımak için birlikte mücadele ettiğimiz bir insandı. Bizim ilişkimizi başkan hoca ilişkisi olarak nitelendirmek doğru olmazdı. Uzun süren beraberliğimiz vardı. Bir birimize belirli noktalarda ayrıldığımızı tahmin ediyorum. �
Bu şekilde birlikteliğin sona ermesi, kolay değil. Kırgınlık var mı, hayal kırıklığı var.. Çünkü baştan da söyledim. Her türlü sorumluluğu, hocanın yapmış olduğu hatanın sorumluluğunu, oyuncunun yapmış olduğu hatanın sorumluluğunu, her türlü olumsuzluğun sorumluluğunu üzerine almış bir insanın yapmış olduğu özeleştiriyi hocanın direk üzerine alması.. Tabi kulübün bir gelenekleri var.. Başkanı taraftarlıkla, başkanlığın yerine getirememekle, itham ederek ve her taraftarın söylemine cevap verecek pozisyonda görmüyorum kendimi.. Bu Ahmet Ağaoğlu’na yapılmış bir şey değil. Ahmet Ağaoğlu olarak, şartlar ne olursa olsun benim saygı duyduğum bir insan.. Ahmet Ağaoğlu olarak bu bende bir şey yaratmaz. 
Ama Trabzonspor kulübü başkanı sıfatıyla olaya baktığınız zaman hayal kırıklığı.. Canım acımadı mı, canım acıdı.. Kulübün doğruları kişilerin şahısların doğrularının her zaman üzerinde gelir. Üzerinize yüklenmiş sorumluluk var, sizden başarı bekleyen, kulübün ekonomisin doğru düzgün yönetmeyi bekleyen camia var. Şartlar ne olursa olsun, içimiz kan ağlasada bu sorumluluğun gereğini yerine getirmek zorundasınız. 

 
Bu açıklamadan sonra, dün Divan Başkanımız ve Genel Sekreterimizin yapmış olduğu görüşmeden sonra bize göreve devam etmeyeceğini, edemeyeceğini kendilerine ifade etmiş. Bunun üzerine daha fazla gitmek hem hocaya zarar verir.. Çünkü neredesinden bakılırsa bakılsın, bu ülkenin değerli futbol adamlarından birisi.. Açıklamalar ne olursa olsun gelmiş olduğumuz noktada her iki tarafın verdiği karara saygı duymak, sağ duyulu olmak hepimizin görevi. Bundan sonra yapılacak şeyler kulübe ve hocaya zarar vermekten öteye geçmez.
HERKESİN İÇİ RAHAT OLSUN
Hiç bir şekilde risk oluşturmaz. Tekrar söylüyorum. Herkesin içi rahat olsun. Çünkü geldiğimiz noktada oluşturduğumuz kulüp yapısı, şartlar ne olursan, başkanı bile oradan çekip alsanız, teknik direktörü veya her hangi bir kilit futbolcuyu, Trabzonspor gücünden bir şey kaybetmeden bu mücadele devam edecek yapı içerisinde. Her türlü sorumluluğu üzerine aldığını ifade eden kulüp başkanı olarak bunu net şekilde ifade ediyorum. Belki geldiğimiz noktadan çok daha güçlü ve hırslı olarak mücadelemize bıraktığımız yerden devam edeceğiz.
KONYASPOR MAÇINDAN SONRA KONUŞTULAR MI?
Hatta içinde, hoca açıklamadan haberdar olduktan sonra iletişim noksanlığı.. Keşke benimle konuşsaydı. Her şeyi rahat konuştuğumuz insandı. Birlikte mücadele ettiğimiz insandı. Bu tür şeyler olduğunda ifade etmekten çekinmeye bir insandı. Kendisi tarafından bana hiç bir şekilde böyle bir şey iletilmedi. Ne kendisi tarafından ne de farklı kişiler tarafından..
SON DEĞERLENDİRMELER… 
Mücadelemize kaldığımız yerden, çok daha güçlü olarak çok daha hırslı ve azimli olarak devam ettireceğimizden hiç kimsenin şüphesi ve endişesi olmasın. Yapı bunun üzerine kuruldu. Şunu tekrar ifade edeyim. Büyük  takımlar, kurumlar Trabzonspor kalibresindeki kurumlar veya kuruluşlar hiç bir zaman için kişilerle kavim değildir. Malatyaspor maçı yaşadık. Malatyaspor maçında biz neyin ne olduğunun farkında olan insanlarız.
Orada hocamıza karşı yapılan bir şeyler vardı. hocamızı istifa noktasına getirmişti. Kendisi bana havalimanında istifa etmesinin en doğru şey olacağını ifade etmişti. Bende kendisine neyin ne olduğunun farkındayım, bir kaç gün bekle biz gereğini yapacağız dedik. Ondan sonra aldığımız önlem ve tedbirler tüm spor kamuoyunun malumudur. hiç kimse bunun içerisinde kulüp başkanı da dahil olmak üzere kurumların önünde değildir, kurumların üstünde değildir.
Hiç kimse Trabzonspor kalibresinde ki kurumların üstünde değildir. Kulüp başkanı dahil olmak üzere. Gelirsiniz görevinizi yapasanızı. Eğer başarısız olursanız veya farklı etkenler devreye girdiğinde bırakır gidersiniz. Trabzonspor kulübünün içire girdiğinizde orada 17 kulüp başkanının fotoğrafını görürsünüz. Orası hiç kimse için kaim değildir. Özel telefonuma onlarca belki de yüzlerce mesaj geldi. Bazıları tehdit içerikli. 
TARATARLARDAN AĞAOĞLU’NUN TELEFONUNA HAKARET MESAJLARI.. 
Geriye kalanların da tamamına yakın bir bölümü hakaret içerikli. Bu camiaya gönül veren veya bu camianın bireyi olduğunu ifade eden insanların kulüplerinin başkanına şekil ne olursa olsun bu şekilde ifade etmeleri veya hakaret etmeleri hakkını kimse kimseye vermiyor. Eleştiri normaldir.. Her türlü olumsuzluğun sorumlusu benim. 
Bir şeyleri başararak bu noktaya gelmişse, burada en büyük pay profesyonel kadronun, teknik kadronun, yönetim kurulunundur.. Ama eğer ortada her hangi bir olumsuzluk sorumluysa bunun tek sorumlusu kulüp başkanıdır. Kulüp başkanını eleştirip yanlışları söyleyebilirsiniz. Kulübün bir bireyi olduğunu ifade ederken kulüp başkanına ve aile fertlerine ağır şekilde hakaret etme hakkını kimse kimseye vermiyor" ifadelerini kullandı.