Coşkun Eruz; Acımadınız Kıydınız Boztepe’ye 

Trabzon un tarihi ile eşdeğer ( Antik çağın, Persler'ce (İranlı) güneşin en güzel battığı şehri izleme yeri olan,  Mitra dağı) ,kenti tanıtan, kentin en güzel izlendiği, ellenmemiş tek yeşil- oksijen kaynağı olan değeri BOZTEPE ye de acımadık. Üstelik bünyesinde dünyada sadece o kayalık yamaçlarda yaşayan bazı canlı türleri için devletin 1. derece DOĞAL SİT/NİTELİKLİ KORUMA ALANI olarak tescillediği yamaçları, koruma kararını da önemsemeyip dozer darbeleri ile yok ettik.

Kentin ulaşımını rahatlatacak olan KANUNİ BULVARI projesinin tünel girişi için ( Boztepe-Çukurçayır tüneli) alternatif çözümler üretilemez miydi ???. Tek çözüm Boztepe kuzey yamacını, doğa koruma alanını katletmek miydi ??. Kanuni Bulvarı için yapılacak tünelini ilk plana göre ( 2 nolu kırmızı hat) 50m geriden ( 1 nolu turuncu hat) açmak yerine, planı 200m uzatarak ( 3 nolu beyaz hat) yolu Boztepe'nin böğrüne saplamak zorunlu muydu. Konunuz uzmanı mühendisler dağı katletmeden yol ve tüneli inşa edecek çözüm üretemez miydi ???. Konunun uzmanlarının olduğu meslek odalarından, bilim üreten, uzman yetiştiren üniversiteden görüş, öneri alınamaz mıydı???

Sayın Reşat Sümerkan hocanın dediği gibi artık BOZTEPE değil DELİK TEPE haline getirilmek zorundaydınız, o yamaçları. 

Turizm, Kültür kenti Trabzon'un, antik mitolojilere konu olan Dağının alnını yarmak, doğal güzelliği katletmek, kentin ve Boztepe'nin siluetini, güzelliğini ve yeşil Trabzon imajını yok etmenin bedeli, 200m tünel yerine 300m yarma/duvar ve viyadük yapmaya değecek mi. ????
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Murat CAVGA :

“Alacakları nesef içecekleri su olmadıktan sonra beton evleri lüks arabaları olsa ne fayda!!”

Değerli Trabzon’lu büyüklerim, arkadaşlarım, kardeşlerim.
Elhamdülillah müslümanız.
“Kadere iman” da dinimizin bir gereği.
Ama ihmali kaderimiz gibi görmek konusunda vaaz dinlemedim, yazı okumadım.
Yani Kadere iman farklı bir durum, ihmali kader gibi görmek farklı bir durum!
Buradan hareketle Övündüğümüz doğamızın bu hale gelmesindeki ihmalimiz ve sonrasında yaşayacağımız olumsuzları kader olarak yorumlamamız akla aykırı bir durumdur.
Hangimizin sesi çıkıyor? Düzeltiyorum kaç kişinin sesi çıkıyor? 
Arkadaşlar bu şehir bizim. Burada gömüleceğiz hepimiz. Çocuklarımız, torunlarımız burada yaşayacak. Çocuklarımıza maddi servet hazırlamak ile uğraşırken, nefes alacakları, su içecekleri yaşayacakları doğanın yok olmasına müsaade etmeyelim.
Çocuklarımız onlara bırakacağımız evlerde yaşayacaklar, bıraktığımız arabaları sürecekler ama Ganita da denize giremeyecekler. Boztepe de bıldırcın avına gidemeyecekler. Faroz da, Akyazı da denize giremeyecekler. HESlere feda edilmiş derelerde yüzmek için su bulamayacaklar. Doğanın tahribatı ile İçecek suları da yok olacak. Yok olan tarım arazileri yüzünden hormonlu meyve ve sebzelerle beslenecekler. Vs..vs..vs.. Alacakları nefes içecekleri su olmadıktan sonra beton evleri lüks arabaları olsa ne fayda!!

Foto ve ağıt: Reşat Sümerkan — Boztepe, Trabzon'da.