Başkan Genç, mesajında son yüzyılda ve özellikle son yıllarda dünyada çevre tahribatının artmasıyla birlikte tabii afetlerin sayısında da artış meydana geldiğini dile getirdi.
“ÇEVRE KİRLİLİĞİ İNSAN HAYATINI RİSKE ATIYOR”
Küresel iklim değişikliği başta olmak üzere birçok tabii afetin çevrenin tahrip edilmesi sonucu meydana geldiğine vurgu yapan Başkan Genç, “İnsanoğlu; kendisine sonsuz nimetler, güzellikler bahşeden tabiat anaya karşı son derece nankör ve bencil davranmaktadır. Küresel anlamda tabiatın bütün doğal kaynaklarını sömürerek geriye dönüşü mümkün olmayacak çevre katliamlarına neden olmaktayız. Sanayi devrimiyle birlikte artan çevre sorunları gezegenimizde insanoğlunun sağlıklı bir yaşam sürmesini riske atıyor. Gezegenimizde sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yaşam sürmenin yolunun doğanın ve çevrenin korunmasından geçtiğinin idrakine varmalıyız. İnsanoğlunun yanında bütün canlılar için besin ve hayat kaynağı olan denizler, nehirler, su kaynakları, göller ne yazık ki, yine insanların neden olduğu müdahaleler ve tahribatlar sonucu kirlenmektedir. Dünyanın oksijen ve yaşam kaynağı olan ormanlar hızla yok edilmekte; filtresiz sanayi tesisleriyle havamız hızla kirletilmekte, doğada yüzyıllar boyu bozulmadan kalabilen kimyasal atıklarla ve çöplerle toprağımız zehirlenmektedir. Sayısız canlıyı besleyen bu ekosistemlerin bu derece kirlenmesi başta insanoğlu olmak üzere bütün canlıların hayatlarını riske atmakta, birçok hastalığı beraberinde getirmektedir.” ifadelerine yer verdi.
“KOLEKTİF BİLİNÇLE HAREKET ETMELİYİZ”
Çevre ve doğa felâketlerine yol açan nedenleri ortadan kaldırmak için bütün insanların bilinçlendirilmesi gerektiğini kaydeden Genç, sözlerini şöyle sürdürdü: “İnsanların en temel haklarından olan sağlıklı çevrede yaşama, temiz havayı soluma ve en temiz içme suyunu kullanmak için her birimize görevler düşmektedir. Yaşanan doğa ve çevre felaketlerinin baş sorumlusunun insanoğlu olduğunu ve bunları önlemenin tek yolunun da dünyada yaşayan bütün insanların doğaya ve çevreye karşı duyarlı ve sorumlu davranmasından geçtiğini hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız. Bu bilinçle hareket ederek başta yaşadığımız çevre olmak üzere, bütün dünyada çevreyi tahrip eden, kirleten davranışların önüne geçilmesi için mücadele etmeliyiz. Bu anlamda Ortahisar Belediyesi olarak kurulduğumuz günden beri çevreyi ve doğayı korumak içir birçok proje geliştirdik. İnsan kaynaklı olarak toprağı, suyu ve havayı kirletici bütün faaliyetlerin önüne geçilmesi ve bu konuda vatandaşlarda duyarlılık oluşturulması için yarışma, çalıştay, konferans, panel ve toplantılar gerçekleştirdik. Belediyemizin ilgili birimleri görev alanımıza giren çevreyle ilgili bütün konularda denetimlerini dikkatli bir şekilde yürütüyor. Görev alanımızla doğrudan ilgili olmayan konularda ise diğer kamu kurumlarıyla irtibata geçerek, sorunlara zaman geçirilmeden müdahale edilmesi için gayret gösteriyoruz. 5 Haziran Dünya Çevre Günü vesilesiyle bir kez daha çevreyi korumanın kolektif bir bilinçle mümkün olacağını, bu konuda herkese görevler düştüğünü ifade ederek, bütün vatandaşlarımızı ve insanları çevreye, doğaya karşı duyarlı, sorumlu ve saygılı davranmaya davet ediyoruz.”