Bayburt Kalesi'nde tarih gün yüzüne çıkıyor


 Tarihi İpek Yolu güzergahında stratejik bir noktada olduğu için asırlarca güvenilir üs olarak tercih edilen Bayburt Kalesi'nde yürütülen kazı çalışmalarında Roma ve Osmanlı dönemine ait eserler gün yüzüne çıkarıldı
 Bayburt Müze Müdürü ve Bayburt Kalesi Kazı Başkanı Adem Bedir:
"Müze envanterine girebilecek, tasnif ve tescile tabi toplamda 165 esere ulaştık"
 "Az sayıda da olsa yoğun oksidasyon ve korozyona uğradığından, dönemlerini tanımlayamadığımız bakır sikke, cam bilezik ve metal objeler de bulduk"

 Tarihi İpek Yolu güzergahında stratejik bir noktada olduğu için asırlarca güvenilir üs olarak tercih edilen Bayburt Kalesi'nde yürütülen kazı çalışmalarında, Roma ve Osmanlı dönemine ait eserler bulundu.

Yerleşim alanı olarak Türkiye'nin en büyük üçüncü kalesi olduğu belirtilen ve İlk Tunç Çağı'ndan itibaren kesintisiz iskana sahip olduğu düşünülen Bayburt Kalesi'nde, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2017'de başlatılan ve geçen yıl ikinci etabı tamamlanan kazı ve restorasyon çalışmaları sırasında, birçok medeniyetin izine rastlandı.

 Bayburt Müze Müdürü ve Bayburt Kalesi Kazı Başkanı Adem Bedir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bayburt Kalesi'ndeki çalışmaların büyük bir titizlikle gerçekleştirildiğini söyledi.

 Bedir, kalede kazı ekibince titizlikle gün yüzüne çıkarılan eserlerin yine aynı hassasiyetle müze bünyesindeki arkeologlar tarafından temizliği ve restorasyonu yapılarak sergilenmek üzere depoya alındığını belirtti.

Bayburt Kalesi'nde 2017 ve 2018'de yapılan toplam 8 aylık kazı dönemi sırasında 1. Justinianus dönemine tarihlenen 2 sarnıç yapısı ile 11. yüzyıla tarihlenen kilisenin plan özelliklerinin yanı sıra kaledeki yerleşime ilişkin bazı yapıların da ortaya çıkarıldığına işaret eden Bedir, şöyle devam etti:

"İki girişli hol, antre ve 5 odadan oluşan birbirine bitişik nizamda yapılmış iki konut yapısı ortaya çıkardık ki muhtemelen bu konut, ilk yapıldığında tek konut iken sonraki dönemlerde ihtiyaçtan dolayı bölünerek iki konut şekline dönüştürülmüş. Yine Demir Çağı döneminde kullanılan açık hava tapınma alanı ve kullanım amaçları belirlenemeyen çok sayıda mekan açığa çıkarıldı."

Bedir, kazı ve restorasyon çalışmalarında açığa çıkarılan yapılar haricinde yine ev sahipliği yaptığı medeniyetlere ait küçük buluntulara da ulaştıklarını ifade ederek, "Kazı çalışmaları neticesinde mimari buluntuların yanında taşınır kültür varlığı dediğimiz, müze envanterine girebilecek, tasnif ve tescile tabi toplamda 165 esere ulaştık." dedi.

 Eserlerin çoğunluğunun pişmiş topraktan yapılan eşyalar olduğuna dikkati çeken Bedir, "Bunlar pipo, çanak, çömlek, testi, kandil, tabak ve benzeri eserler oluşturmakta. Tabi bunların yanında az sayıda da olsa yoğun oksidasyon ve korozyona uğradığından dolayı dönemlerini tanımlayamadığımız, tarihleyemediğimiz bakır sikke, cam bilezik ve metal objeler de bulduk." diye konuştu.

Bedir, kaledeki kazı ve restorasyon çalışmalarında bulunan eserlerin dönem olarak Roma'dan başlayıp Osmanlı dönemine kadar tarihlendiğinin altını çizerek, bu eserlerin genel olarak Osmanlı dönemine ait olduklarını aktardı.

- Eserler yapılacak müzede sergilenecek

Adem Bedir, Bayburt Müze Müdürlüğü envanterine kaydedilen eserlerin gelecek yıllarda Bayburt Kalesi eteğinde yapılması planlanan ve proje çalışmaları halen devam eden müzede sergileneceğini sözlerine ekledi.