"AK Parti 2011 yılından bugüne girdiği her seçimde 2023 hedefleri diyerek milletimizden oy istedi ve destek aldı. Açıklanan yeni ekonomi programına baktığımızda AK Parti'nin 2023 hedeflerinin güme gittiğini görüyoruz. Sayın Albayrak’ın görevi teslim aldığı Türkiye’de milli gelir 881 milyar dolardı. Şimdi diyor ki; yılsonu itibariyle her şey iyi giderse milli gelir 702 milyar dolar olacak. Bu ifade ‘Türkiye'yi yüzde 20 daha fakirleştirdik’ demektir. Dünyada; bütün ekonomik programları ve hedefleri üst üste isabet görmeyen bizden başka bir ülke var mıdır? 2017’nin başında Türkiye’deki yerleşiklerin döviz mevduatları 130 milyar dolar civarında idi. Hatırlayın, Sayın Cumhurbaşkanı defalarca dövize yatırım yapanlar zarar edecekler, döviz 7 lira olmaz diyordu. Bu söylemlere rağmen bugün döviz mevduatı yaklaşık yüzde 60 artarak 220 milyar dolar seviyesine çıkmış. Bunun adı Türk Lirasından kaçıştır.  Peki, bu neden oluyor? Maalesef Türkiye’de uzun süredir bir güven sorunu var. Güveni yeniden tesis etmek gerekir. İktidar sahipleri bunu görmezden gelerek pembe tablolar çizmeye devam ediyor. İktidarın söylemlerinden şunu anlıyoruz: Doları saymazsak ekonomi iyi, işsizi saymazsak istihdam iyi, hastayı saymazsak sağlık iyi. Böyle bir yönetim anlayışı olabilir mi?"


Örs açıklamasında daha önce açıklanan ekonomik program hedeflerini hatırlatarak "Daha önce açıklanan ekonomik programda ne deniliyordu? Gayri safi yurtiçi hasıla 2 Trilyon dolar olacak, 500 Milyar dolar ihracat olacaktı. En önemli hedefte Dünyada ilk 10 ekonominin içinde olmaktı. Şimdi 20. sıradayız. Yani AK Parti iktidarı 17 ile başladı 20’ye geldik. Oysa ki; Türkiye’nin potansiyeli bu değil” dedi.


İktidarın ekonomi ile ilgili çelişkili açıklamalarda bulunduğunu ifade eden Örs “Ticaret Bakanlığı son dış ticaret verilerini açıkladı: Buna göre; Eylül ayında, geçen yılın aynı ayına göre, ihracat %4,8, ithalat ise %23,3 arttı. Bunun sonucunda dış ticaret açığı %192,7 artış gösterdi. Yılın 9 ayı toplamında ise dış ticaret açığı %79,6 artarak 37,8 milyar dolara ulaştı. Oysa daha birkaç gün önce Hazine ve Maliye Bakanı 2020 yılının tamamında dış ticaret açığının 38,1 milyar dolar olacağını açıklamıştı. Ticaret Bakanlığının açıkladığı dış ticaret verileri, Yeni Ekonomi Programın hiçbir inandırıcılığının olmadığının kanıtıdır. Aynı kabinede görevli iki Bakan birbiriyle çelişir durumdadır. Vatandaş kime inansın, kime güvensin?” dedi.


İYİ Parti Trabzon Milletvekili Örs açıklamasını şu sözlerle tamamladı: "Bugün üretemeyen bir Türkiye var. Üretemediği için istihdamını arttıramayan bir ülke var. İstihdamını arttıramadığı için işsizliğin yığıldığı bir Türkiye var. Fakirleşen bir Türkiye var. 2008 yılında 10 bin beş yüz dolar kişi başına milli geliri olan bir Türkiye’den kişi başına milli geliri 8 bin dört yüz dolara gerileyen bir Türkiye’ye geldik. Yani, her vatandaş 2 bin yüz dolar fakirleşmiş durumda. 2000’li yılların başında biz Romanya, Polonya, Macaristan, Endonezya ile başa başken, hatta bunlardan daha iyi bir ülkeyken; bugün geldiğimiz noktada onların gerisinde kaldık.  Burada şunu da ifade etmeliyim ki; sorun sadece ekonomik değil. Ekonomi ile birlikte siyasal iklimin de değişmesi gerekiyor. Hukuku hakim kılmak, adaleti tesis etmek ve kamuda liyakati esas almak gerek. Diplomasiden ekonomiye, işsizlikten borçlara, boşaltılan hazineden, evlatlarımız işsiz bırakan kayırmacılığa kadar bütün keşmekeşin sonlandırılması için çözüm: İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemdir. Ve o çözümün adresi de İYİ Parti’dir."