Üreticisinden tüketicisine hemen hemen fındık ile alakalı tüm bileşenlerin, Cumhurbaşkanımız Başkanlığındaki hükümetimizin açıkladığı fındık alım fiyatından memnun olduğu bir ortamda, muhalefet milletvekilinin fındık üreticisinin memnuniyetini itibarsızlaştırmaya yönelik söylemlerini hayretle takip ediyoruz.

Fındığın üreticisinin yanında tüketicisinin de olduğu, konu ile alakalı yapılan değerlendirmelerde tüketici menfaatinin de göz ardı edilmemesi gerektiği, milletvekili olarak bizlere bu noktada önemli sorumluluklar düştüğü bilincindeyiz. Partimizin fındık üreten bölgelerden seçilmiş milletvekilleri fındık hasadından önce konunun muhatabı tüm kişi ve kurumlarla yaptığı değerlendirmeler sonucunda fındık üretim maliyeti de dahil olmak üzere ortaya çıkan raporlarımızı nihai olarak Tarım ve Orman Bakanımızla yaptığımız görüşmelerde ve toplantılarda kendilerine aktardık ve Sayın Cumhurbaşkanımızı da konu hakkında bilgilendirdik. Tarım Bakanlığımız, Milletvekillerimizin sunduğu raporun dışında, fındık üretim-tüketim süreci içerisindeki tüm aktörlerle iletişime geçmiş ve beklenti ve taleplerini karşılıklı müzakere etmiştir. Ve en nihayetinde ortaya herkesin memnun olacağı ve olduğu bir fiyat çıkmıştır. Bunu bölgemizde fındık üreticimize yaptığımız ziyaretlerde ve halkımızla buluştuğumuz ortamlarda müşahade etme fırsatı yakaladık.
 
Sayın muhalefet milletvekilinin hata ve yanlış söylemleri ne yazık ki fındık fiyatıyla da sınırlı kalmamış TMO’nun fındık alımında yaptığı birtakım uygulamalar nedeniyle üreticiyi tüccarın ve piyasanın insafına terk ettiği yönünde haksız ithamlarda bulunmuştur. “TMO, fındık alımlarında çeşitli gerekçelerle ve özellikle nem oranının %6’nın üzerinde olduğu gerekçesiyle birçok üreticiyi geri gönderdiğini iddia eden Sayın Vekil bu üreticinin fındığını yeniden kurutmaya sevk edildiğinden bahsetse de fındığını yeniden TMO alım noktalarına getirme hakkı olduğunu ve TMO görevlilerinin bu durumdaki üreticiye yeni bir randevu tarihi verdiğini kasten veya sehven söylemeyerek başka bir popülist propagandanın aktörü olmuştur. 

Kaldı ki Fındıkla ilgili Türk Standartları TS3075 iç fındık için nem miktarı maksimum %6'dır. Bir Kamu Kuruluşu olan TMO, kalite standartı belirleme de tek yetkili TSE'nin aynı zamanda uluslararası da geçerli olan standartını görmezden gelmesi beklenemez. TMO bu fındıkları piyasa regülasyonu ve fiyat istikrarı açısından stok olarak almakta ve satışı 2020 yılı Şubat-Mayıs periyodunda gerçekleştirebilmektedir. %6’nın üzerinde rutubet içeren fındıkların bu süre içerisinde çürüyerek ve küflenerek özelliğini kaybedecek olduğunu konu ile ilgilenen herkes bilmektedir. TMO %6'dan fazla nemli ve önceden belirlenenden fazla çürük ihtiva eden fındıkları almamakta hem haklı hem de üreticilerimizi daha kaliteli fındık üretimine teşvik etmesi açısından doğru bir uygulamadır. Ayrıca TMO'da bu gerekçeler ile reddedilen fındıklar satın alınan toplam fındığın %10'undan da azdır.

Evet özel sektör %7 oranında nemli fındığı alabilir, ancak; onlar bu fındıkları en fazla bir hafta veya on gün içerisinde kavurup işleyip değerlendirmektedirler. Üstelik özel sektör temsilcileri satın aldıkları %6 üzeri nemli fındık için ödenecek bedelden kesinti yapmaktadır.

Muhalefet Milletvekilinin TMO’nun fındık alım politikalarının üreticiyi mağdur ettiği ve Tüccara muhtaç ettiğine yönelik ithamları mesnetsiz olmakla birlikte, üreticiyi asıl mağdur edenin TMO SAĞLIKLI RANDIMAN TESPİTİ YAPAMIYOR şeklinde ithamları ile üreticinin bir kamu kuruluşu olan TMO’ya karşı güvenini sarsmaya hizmet eden açıklamalardır. 

Randıman konusunda sayın vekilin iddiaları ispata muhtaçtır belki çok istisnai bir durumu genelleştirerek 3,4 hatta 5 randıman eksik hesap edildiği şeklinde çok uçuk bir iddiada bulunmuştur. 

Bu yönde doğruluğu ıspata muhtaç şikayetlerin Sayın Muhalefet milletvekiline ulaştırıldığı bir ortamda,  Ülkemizin en küçük yerleşim birimi olan Mahallelerde bile teşkilatlanması olan partimize ve dolayısıyla bize ulaştırılmamış olması düşünülemez. Kaldı ki üreticilerimiz, mağdur edildiğine  inanır ve ellerinde mağdur edildiğini ıspatlar belgeler ile partimize müraacat ederlerse gereken ilgiyi gösterir ve bu mağduriyetin karşısında biz de üreticinin yanında ve destekçisi oluruz. Tüm vatandaşlarımızın üzerinde hakkı olduğu bir kurumu itham ederek zan altında bırakmak yakışıksız bir davranış olmuştur.

Ayrıca TMO’nun satın aldığı fındığın bedelini 20 gün içerisinde üreticisine ödemesi, eleştirilecek bir uygulamadan ziyade takdir edilmesi gereken bir uygulamadır. Sayın Muhalefet Milletvekilinin peşin alınan fındığın bedelinin 20 gün sonra ödenmesini eleştirmesi kabul edilemez. TMO bu fındığı 2020 yılı Şubat-Mayıs periyodunda elinden çıkarak ve dolayısıyla bu tarihe kadar aldığı fındıktan herhangi bir gelir elde edemeyecek olmasına rağmen 20 gün gibi kısa süre içerisinde ödemeleri yapmaktadır. TMO’nun fındık alım işlemlerinin üreticinin fındığını TMO’ya teslim etmesi ile bitmediğini, her üreticinin TMO sisteminde kayıtlı bir dosyası olduğunu ve bu dosya üzerinden bir takım belgelerin TMO içerisinde tamamlanması gerektiğini, üreticinin fındığının standartlara uygunluğunun denetlendiği gibi, alım yapan personelin uygulamalarının da denetlenip değerlendirildiğini fındık üreticisi bilmekte olup Sayın Vekilin de göz ardı etmemesi gerektiğini kendisine hatırlatmakta fayda görüyorum.